Bu Blogda Ara

3 Kasım 2023 Cuma

 

Balıkesir de Millî Mücadele Efsanesi Tülütabaklar

Erdem Şeneroğlu- 03.11.2023

Millî Mücadele yıllarında Balıkesir'de düşman askerlerine karşı direnç gösteren, yerel kahramanlardır. Balıkesir’e özgü bir gelenek olarak uzun yıllardır, Balıkesir’in kurtuluş günü olan 6 Eylül'de görülmeye alışılan Tülütabaklar işgal yıllarında Balıkesir'de keçi ya da koyun postu, at kuyruğu, baca kurumu, çan ve değneklerle korkutucu bir görünüme kavuşarak, Yunan askerlerine karşı çıkan deri ustaları, yani debbağlardır. (Debbağ eski dilde deri işleyen kişiye verilen isimdir.) Balıkesir’de yapılan Millî Mücadele toplantıları işgal askerlerinin dikkatini çeker. İşgal kuvvetleri, bu toplantıları sonlandırmak adına gece devriyelerini artırırlar. Tülütabaklar işgalci askerlerin dikkatini başka yöne çekmek amacıyla her toplantının yapıldığı mekanların ters istikametinde gösteriler yaparak milli mücadeleye destek verirler.

Balıkesir, Türk Kurtuluş Mücadelesinin başlangıcından işgal yıllarının sonuna kadar çok önemli faaliyetlerle ülke genelindeki direnişin sembollerinden birisi olmuştur. İzmir’in İşgalinden sonra ilk direniş toplantısı Balıkesir’de yapılmış, milli mücadelenin ilk kıvılcımı yakılmıştır. Balıkesir milli mücadele ateşinin yakıldığı yer olması onu ileriki dönemlerde Kuva-yı Milliye şehri haline getirecektir.

Erzurum Kongresi, Birinci Balıkesir Kongresi'nden sonra yapılmıştır. Balıkesir'de ülkenin kurtuluşu için öncülüğü yapılan fikir ve amaçların eyleme geçirilmesi durumu, kısa sürede Anadolu’ya yayılmıştır.

Tülütabaklarla doğrudan ilgili olan Tülü Kabak oyununun tarihsel sürecine ilişkin elde bulunan tek yazılı belge Hikmet Turhan Dağlıoğlu’nun 1936 yılında Balıkesir Halkevi “Kaynak” dergisinin 40. sayısında yer alan “Balıkesir’in Tarihi Hikâyesi Tülükabak” isimli yayınlanan “Tülükabak” adlı makalesi incelenmiştir. Makalede deri işlemeciliğinden başlayarak debbağlık ya da dabaklık olarak adlandırılan deri işlemeciliği 1900'lü yıllarda Balıkesir’in en yaygın mesleklerinden biridir. Demet Şafak Aydın’ın aktarımına göre Tülü Kabak oyunu bölgeye ait yöresel bir köy seyirliğidir. Bu analiz tülütabakların tarihsel süreçte nasıl ortaya çıktığına ilişkin yeterli bilgi vermektedir.

Tülütabaklar işgal yıllarında toplumsal dayanışma ruhuyla hareket eden kahramanlardır. Ellerinde yeterli silah olmadığı için koyun ve keçi postu giyip, el, kol ve yüzlerini soba isiyle siyaha boyayarak Yunan askerlerini korkutup kaçırmak için ürkütücü bir görünüme bürünen debbağlardır. Tülütabaklar ülke genelinde yalnızca Kuva-yı Milli Şehri Balıkesir’de kurtuluş gününde gösteri yapan, bu gösterilerle milli toplantıların yapılmasına zemin hazırlayarak toplumsal dayanışmanın en güzel örneğini sergilemişlerdir.

Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ünite 5 ‘Şehrimde Ben’. Yayının 147 ve 149 sayfasında; “Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı (UNESCO) 17 Ekim 2003 tarihinde Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi’ni kabul etmiştir. Türkiye de bu sözleşmeye 27 Mart 2006 tarihinde dâhil olmuştur.
Balıkesir’in somut olmayan kültürel miras listesinde 12 unsur yer alır. Bunlar; kamberlik geleneği,
Barana geleneği, mahalle hayırları, Yağcıbedir halıları, Tülütabaklar, deve oyunu, Gönen iğne oyası, keçe yapımı, zili dokuma, şayak-aba dokuma, Sarıbeyler seferberlik çöreği ve Pamukçu Mahallesi erkek oyunlarıdır.”

“Balıkesir seyirlik oyunları arasında değerlendirilebilecek Tülütabak oyunu, bir esnaf oyunudur. Debbağ veya tabak adı verilen deri esnafının Balıkesir’in düşman işgalinden kurtuluş günü olan 6 Eylül’de oynadığı bir oyundur. Tülütabak oyununun ilk kez Yunan işgali döneminde oynandığına dair bir rivayet vardır. Buna göre Balıkesir, Yunanlılar tarafından işgal edilince tabaklar, hayvan derilerini üzerlerine giyip vücutlarını baca isi ile siyaha boyamışlar, başlarına da kuzu veya oğlak derisinden bir külah takıp ellerine değnek alarak Yunanlıları korkutmuşlardır.”

İlk defa Tülütabak olan 63 yaşındaki Veteriner hekim Haluk Duray ise Tülütabak olmanın kendisi için 31 yıllık bir özlem olduğunu vurguladı. Duray, Tülütabak olmanın çok özel bir durum olduğunu anlatarak, "Çok özendim, çok hoşuma gitti. Yıllardır hep izledim fakat artık kendim de Tülütabak olmaya karar verdim. Çok özel ve hoş bir duygu." ifadelerini kullandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder